GÜNCEL COVID-19 PANDEMİSİNDE ŞİRKETLER NELER YAPABİLİR?
21 Mayıs 2020

1 Aralık 2019 tarihinde Çin’in Vuhan kentinde ortaya çıkan ve mart ayında tüm dünyanın sağlığını tehdit eden pandemiye dönüşen COVID-19 virüs salgını Güney Amerika ve komşumuz Rusya’da etkisini artırırken, salgının kısmen kontrol altına alındığı Türkiye ve Avrupa Birliği ülkelerinden iyi haberler gelmeye başladı.

Küresel ekonomiyi şok edici biçimde sarsan ve tüm sektörlerde tedarik zincirlerini, üretimi, arz ve talebi bir anda aşağı çeken salgında birçok sektör gibi keskin bir düşüş yaşayan hazır giyim ve tekstil endüstrisi için “Yeni Normal” nasıl olacak? Oluşan yeni şartlara en kısa sürede uyum sağlamanın şirketler için hayati önem taşıyacağı bu dönemde, küresel tedarik zincirindeki kırılmanın ortaya çıkaracağı fırsatları erken görüp ona göre hareket edenler kazanacak. COVID-19 Pandemisinde Hazır Giyim ve Tekstil sektörünü ele aldığımız yazı dizimizin son bölümünde bu konuya dikkat çekmek istiyoruz.

 

 

Dünya genelinde COVID-19’un etkisini azaltmak üzere alınan geniş çaptaki karantina, seyahat yasakları ve sosyal mesafe önlemleri nedeniyle moda ve hazır giyim ürünlerinin ticareti ve tüketim seviyesi küresel olarak çok güçlü bir düşüş yaşadı. Tüm dünyada vaka sayısı yaklaşık 5 milyon kişiye ulaştığı bugünlerde salgının seyrine ilişkin bölgesel de olsa "iyi" haberler gelmeye başladı. Türkiye gittikçe düşen ölüm oranı ve iyileşen hasta sayısındaki artış ile salgının kısmen kontrol altına alındığı ülkelerden biri. Hükümetler, salgının bir ikinci dalga yapmasından endişe etse de alınan önlemleri yavaş yavaş gevşetme, kontrollü bir biçimde normal hayata dönme planları yapmaya başladı bile. Çünkü, salgın tamamen bitse bile ekonomiye yaptığı olumsuz etki bir süre daha devam edecek gibi görünüyor. Dolayısı ile ekonomik çarkların yeniden işler hale gelmesi hükümetler için hayati önem taşırken, oluşan yeni şartlara en kısa sürede uyum sağlamak da firmalar için avantaja dönüşecek gibi görünüyor.  Ayrıca, pandemi sürecinin ortaya çıkardığı fırsatları, süreci iyi takip edip hızlı hareket edenlerin yakalayacağı da bir gerçek.

 

YENİ NORMALİN KURALLARI

Öte yandan bir daha hiçbir şeyin eskisi olmayacağını söyleyen uzmanlar “Yeni Normal”in kurallarını yazmaya başladı bile. Nasıl ürettiğimiz, nasıl iletişim kurduğumuz, nasıl sattığımızla ilgili plan ve stratejilerin değiştirilmesi gerektiği konuşuluyor. İşletmelerin ürettiklerini, tedarik zincirini, ithal ettiği ham madde ve yarı mamul ürünleri, satış yöntemlerini, pazarı ve alacak sigortası gibi opsiyonları tekrar gözden geçirmesi gerekiyor.

“Sürdürülebilir Moda” kavramı çerçevesinde ekolojik duyarlılığı olan ürünler; fonksiyonel, rahat ve konforlu spor ve sokak giyimin yükselmeye devam edeceği önümüzdeki dönemde, doğal hammadde, geri dönüşüm, anti bakteriyel teknik kumaşlar daha çok konuşulacak. Yaşanan sürecin ardından online satışta çok daha etkin kanalların geliştirilmesi gerektiği konusunda zaten herkes hem fikir. Özellikle ihracatçı hazır giyim firmalar için küresel anlamda ve bölgesel anlamda faaliyet gösteren online satış siteleri eskisinden çok daha önemli hale geldi. İhracatçı hazır giyim firmalarının yen hedeflerinden biri çalıştıkları ülkelerde küresel veya yerel olarak faaliyet gösteren ‘Private Shopping” diye tabi edilen internet siteleri olmalı. Bu süreçte bir anda gündemimize giren uzaktan iletişim kanallarının ve online’da kaldığımız süre arttıkça siber güvenlik sisteminizin güçlendirilmesi, ayrıca çalışma ortamlarının yeniden dizayn edilmesi ve çalışma koşullarının gözden geçirilmesi zaruri gözüküyor.

 

NEREDEN BAŞLAMALI?

OECD Sorumlu İşletme Davranışları Merkezi, COVID-19 krizinin daha başında işetmeler için kritik bir not hazırladı. Krize müdahalede sorumlu bir iş davranışı yaklaşımını benimsemenin mantığını ve yöntemini açıklayan bu çalışma kriz karşısında büyük bir şaşkınlık yaşayan işletmeler için yol gösterici nitelikteydi.

 

Sorumlu İşletme Davranışı

  • SOSYAL DİYALOG VE PAYDAŞ KATILIMI: Şirket tarafından alınan önlemlere çalışanların desteğinin, operasyonların yeniden başlatılması amacıyla alınacak kararlara katılımının sağlanması.
  • ÇEVRE, SAĞLIK VE GÜVENLİK YÖNETİMİ: Çalışanların ve tüketicileri tehditlere, kazalara karşı korunması.
  • TEDARİK ZİNCİRİ YÖNETİMİ: Tedarik zincirindeki güvenlik açıklarının ortadan kaldırılması ve bunu sürekli hale getirecek planlamanın yapılması.
  • KURUMSAL YÖNETİM YAKLAŞIMLAR: Felaket durumlarında açıkça tanımlanmış sorumluluklar, planlama ve kaynak yönetimi ve COVID-19 kriziyle birlikte şirketin karşılaştığı finansal, çevresel, sosyal ve idari riskler, alınan önlemler hakkında iyi bir raporlama.

 

 

PANDEMİDE İŞLETMELERE 8 ALTIN ÖNERİ

1- Organize Olun ve İletişim Kurun

Türkiye ekonomisinin lokomotif sektörlerinden olan Hazır Giyim ve Tekstil sektörünün kumaşçısından, iplikçisine, işvereninden atölyesine, tasarımcısından aksesuarcısına bir bütün olduğunu unutmayın. İster büyük ister küçük bir işletme olun üyesi olduğunuz dernek ve odalardan başlayarak sektörün çatı kuruşlarıyla sürekli iletişim halinde olun. Gelişmelerden çok daha hızlı haberdar olur, sorunlarınızın dile getirilmesinde ve çözülmesinde daha çabuk sonuca gidersiniz.

 

2. Ülkelerin İthal Taleplerine Odaklanın

Ticaret Bakanlığı’nın müşavirliklerden gelen güncel bilgiler ışığında Yurtdışı Pazarlarda İthal Talebi Artabilecek Ürünlere İlişkin paylaştığı bilgilere göre, aralarında Almanya, Çekya, Danimarka, İsviçre, İtalya, Finlandiya, İsrail, Litvanya, Norveç’in de bulunduğu birçok ülkenin önümüzdeki günlerde hazır giyim ve tekstil ürünlerine ihtiyacı olacak. Ülke pazarları ile ilgili ayrıntılı bilgiyi aşağıdaki linkten görebilirsiniz.

https://covid19.ticaret.gov.tr/ihracat/duyuru/yurtdisi-pazarlarda-ithal-talebi-artabilecek-urunlere-iliskin-musavirliklerimizde

 

3. Eğitimin Tam Zamanı

Hazine ve Maliye Bakanlığı, Ticaret Bakanlığı gibi devletin en tepesinden, ihracatçı birlikleri ve sektörün sivil toplum kuruluşlarına kadar her yerde dijital ortamda çeşitli konularda yoğun bir eğitim programı bulunuyor. İşletmelerin pandemi sonrası oluşacak yeni şartlara uyum sağlaması başta olmak üzere, yeni iş ve istihdam olanakları, teknolojik gelişmeler, devlet yardım ve desteklerinin kullanılması gibi çeşitli konularda verilen eğitimlere zaman ayırmanın tam sırası. Örneğin, Sanal Ticaret Akademisi, Export Akademi gibi eğitim uygulamaları ve Facebook ile KOBİ’lere yönelik çevrim içi eğitim portalını hayata geçiren Ticaret Bakanlığı, Amazon Türkiye ile de dijital eğitim alanında iş birliğine gitti. KOBİ’lere yönelik “BiTıkla Avrupa” online eğitimlerde dünyada e-ticaretin seyri ve online pazar yerlerinin satıcılara sunduğu avantajlara ilişkin önemli bilgiler sunuluyor.

 

4. Sanal Fuarlarda Yer Alın

Salgın sürecinde ertelenen ya da iptal edilen fuarlar önümüzdeki günlerde dijital platformlara taşınacak. Şangay Moda Haftası’nda bunun testi yapıldı. Milano ve Londra da önümüzdeki organizasyonlarını dijital yapacaklarını duyurdu. Bu fuarların muhteviyatı ve yapılış şekli henüz netleşmiş olmasa da markaların dijital platformda en etkili biçimde nasıl görüneceği önem kazanacak. Standart bir sunumun dışında fuarlar geliştirilebilir, bu tür fuarlar için firmalar yaratıcı videolara, ürün görsellerine ihtiyaç duyabilir.

 

5. Sanal Ticaret Heyetlerine Katılın

COVID-19 tedbirleri kapsamındaki seyahat kısıtlamaları ve önlemler nedeniyle gerçekleştirilemeyen genel ticaret heyeti programları, Ticaret Bakanlığı’nın talimatı ve Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) koordinatörlüğünde "sanal ticaret heyeti" organizasyonu olarak hayata geçiriliyor.  Bu doğrultuda, sanal nitelikli ilk Genel Ticaret Heyeti 13-15 Mayıs tarihlerinde Özbekistan’a yönelik düzenlendi. Programda, video konferans ile sanal ortamda ikili firma görüşmeleri de gerçekleştirildi. Bugün TİM’in yaptığını yarın meslek örgütleri ve özel kuruluşlar da gerçekleştirebilir.

 

6. Uzaktan İletişim Programlarını Ağınıza Dahil Edin

Görünen o ki hem işletme içi ilişkilerde hem pazarla iletişiminizde uzaktan iletişim kanalları eskisinden çok daha fazla kullanılacak. Çok yakın zamanda farklı alternatiflerle çok daha zenginleşecek bu araçları şirket iletişim ağına dahil edin. Bu konudaki gelişmeleri yakından takip edin. Sadece Türkiye’de değil hedef pazarlarında kullanılan araçlar hakkında bilgi edinin.

 

7. İşletmenizde Çok Yönlü COVID-19 Düzenlemeleri Yapın

İşletmelerin ofis, üretim alanları, mağazalarının COVID-19 salgınına göre yeniden dizayn edilmesi gerektiğini unutmayın. Bunun için öncelikle planlama, uygulama ve yürütme süreçlerini üstlenecek bir ekip oluşturun. İşyeri temizliğinden, yemek saatlerine ve koşullarına, hammadde tedarikinden üretim bantlarındaki sosyal mesafeye, mağazalardaki işleyişten nakliyeye her ayrıntının gözden geçirilmesi gerekiyor. Faaliyetinizin esnek ve uzaktan çalışma imkânı veren bölümlerini ofis dışına taşıyacak bir sistem kurun.

 

8. Ekonomik İstikrar Kalkanı Paketi’nden Yararlanın

Bir yandan salgınla mücadele eden hükümet, öte yandan ekonominin can damarının kesilmemesi için 100 milyar liralık ekonomik tedbir paketini ve destekleri devreye soktu. İş dünyası ve paydaşları ile yapılan istişareler sonucu Hazine ve Maliye Bakanlığı koordinasyonunda ortaya konan "Ekonomik İstikrar Kalkanı Paketi", işverenden esnafa, çalışandan emekliye kadar pek çok kesimi için çeşitli önlem ve destekleri içeriyor; çünkü salgın bittiğinde ülke ekonomisinin yeniden canlanmasında en büyük dayanak “iç piyasa” olacak. Kısa çalışma ödeneği, Kredi Garanti Fonu (KGF) limitinin yükseltilmesi, hizmet sektöründe vergi ve SGK primlerinin, kredi borçlarının ertelenmesini de kapsayan paket özellikle reel sektörün bu süreci en az hasarla atlatması açısından önemli bir adımdı. COVID-19 kapsamında ülkemizde alınan önlemlerle ilgili güncel ve detaylı bilgiye Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) ve İstanbul Tekstil ve Konfeksiyon İhracatçı Birlikleri’nin (İTKİB) internet sayfaları üzerinden ulaşabilirsiniz.

 

 

BONUS: COVID-19 SALGININDA KAZANANLAR”

COVID-19 salgınında en çok kazananlar listesinin tepesinde adrese sipariş gönderen perakende ve e-ticaret şirketleri bulunuyor. İnternet üzerinden alışverişlerde yaşanan yükseliş ABD merkezli Amazon ve Çin merkezli e-ticaret şirketi Alibaba ise bunların başında geliyor. Kurucusu Jeff Bezos’a daha salgının başında 24 milyar dolar kazandıran Amazon, en kazançlı şirket olmakla kalmayıp böylesi bir dönem için en iyi operasyon olanaklarına sahip ve en iyi konumlanmış şirket olarak gösteriliyor. Walmart ve Costco, Netflix, Alphabet ve Facebook bu sürecin karlı şirketleri. Bunların dışında eve yemek siparişi vermek için kullanılan siteler, temizlik hizmeti veren şirketleri de cirolarını yükseltmiş görünüyor. Ayrıca, bu dönemde, marketlerde sabun, dezenfektan, kolonya, hijyen ürünlerinin satışı da olağanüstü bir satış grafiği yakaladı.

Merkezi ABD'de olan Cisco Systems'ın sahibi olduğu Webex ve yine ABD merkezli Zoom Video Communications iki video telekonferans şirketi olarak salgın ile beraber evde çalışmanın arttığı bu dönemde yükselişe geçen şirketler arasında yer alıyor. Hayat online’a taşınınca, siber güvenliğe olan talep artı ve bu konuda hizmet veren firmaların işleri de açıldı. Bu arada ABD’de kullanıcıların resmî belgeleri kolayca imzalamasını ve elektronik posta ile göndermesini sağlayan DocuSign ve işyeri mesajlaşma uygulaması olan Slack'in hisseleri de şirketlerin müşterileri ile giderek daha uzaktan ilişki kurduğu bu dönemin kazananları arasında gösteriliyor.

İnsanların evde spor ve egzersize yönelmesiyle spor bu alanda faaliyet gösteren firmalara da bu dönemde ilgi var. Yine buna bağlı olarak online müzik dinleme platformu Spotify, Çin merkezli sosyal medya uygulaması TikTok ve bilgisayar oyunu üreten şirketler de bu dönemin kazananları. 

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER YAZILAR Diğer Yazılar